Ülkemizdeki holdingler çetesinin paravan yapılanması TEMA VAKFI

0 150
image_pdf

Antalya’nın Manavgat ilçesinde 28 Temmuz’da başlayan yangının ülkemizin her tarafına yayılması ile birlikte “yaşamı yeniden yeşerteceğiz” masum sözcükleri ile holdingler çetesinin paravan yapılanması TEMA VAKFI “1 fidan 10 TL” kampanyası başlattı.

TEMA VAKFI resmi web sayfasında kuruluşunu şöyle açıklıyor “iki doğasever, konunun hassasiyetini iş dünyasının diğer liderlerine açtı ve 11 Eylül 1992 tarihinde Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı’nı kurdu.”  Ülkemizin emperyalizm tarafından yağma ve talan edilmesine ortak olan “iş dünyasının diğer liderleri” diye adlandırılanlar ise “mütevelli heyetinde” adları yazılan “yerli ve miili” işbirlikçi holdingler çetesi.

TEMA VAKFI “Sivil Toplum Örgütü”adı altında ülkemizin yeraltı ve yerüstü zenginlikleirni emperyalizme peşkeş çeken bir sivil ajan örgütüdür. TEMA VAKFI, aynı zamanda Emperyalizmin ülkemizdeki sözde  “yerli ve milli” finans-kapital patronlarının yani oligarşinin “sosyal sorumluluk” projelerini toplum içinde örgütleyen Kontrgerilla yapılanmasıdır. (Yayıncının notu)

  • MÜTEVELLİ HEYETİ

Burjuva toplumu tuhaf. Hemen TEMA’ya bağış çılgınlığı başlamış. TEMA, melek yüzlü şeytan. Kurucu başkanı, “Toprak Dede” diye bildiğiniz kişi eski MİT ajanı ve Kontrgerillacıdır. 12 Eylül’den önce kendisi Karaca holdingin sahibiydi. Holdingler çetesi vardı MHP’ye ve kontrgerilla faaliyetlerine yardım eden. O dönemlerde anti-komünist faaliyetler ve ülkücü komandoların fonlanması için Koç, Eczacıbaşı, Alarko ve Sabancı sizin “toprak dede”nize düzenli olarak haraç yolluyordu. 78’de Sabancı’nın Atlı Köşk’ünde Türker İnanoğlu ile buluşup, 1 milyon lirayı bir bond çanta içinde teslim eder. İnanoğlu da bunu malum yerlere iletmekle görevliydi. Abdi İpekçi cinayeti, Maraş katliamı gibi saldırılarda bu para kullanıldı. Daha sonra diş hekimi oğlu muayenehanesinde silahlı bir saldırıyla öldürülünce Hayrettin Karaca işlerini diğer oğluna devretti ve TEMA Vakfı adıyla sözde “sosyal sorumluluk” projelerine soyundu. İşine geleni görüp gelmeyeni görmeyen TEMA Vakfı’ydı. Kısaca TEMA, Gladio’nun “Çevrecilik ve Müsamere Kolu”ydu.

Türkeş’in adamı, son yıllarda Halk tv ekranlarından inmeyen Yaşar Okuyan anılarında bu konuda şöyle der: “1977 seçimlerinde maddi yönden de yeni imkânlar elde ettik. İstahbul’da iş dünyasından toplanan paralar iddianamede yer aldı. Ali Dinçkök 85 bin, Sadık Özgür 150 bin, Üzeyir Garih 50 bin (bildiğim bundan fazladır), Tevfik Ercan 200 bin, Hayrettin Karaca 50 bin, İbrahim Bodur 200 bin, Muherrem Eskiyapan 100 bin lira bağış yapmıştı. (…) Vehbi Koç’u da ziyaret ettik… (…) Türkeş, Musevi cemaatiyle gizlice bir araya gelmişti. Berker İnanoğlu organize etti. İlkinde, Üzeyir Garih’le görüştü. Ben dışarıda bekledim. Diğerinde ise Türkeş Beyoğlu’nda Musevi cemaatinin lideriyle de görüştü. Ben buna katıldım”. Daha sonraki yıllarda Hayrettin Karaca’yı “toprak dede” yapıp, çevreyle ilgili politik kampanyaların hiçbirinin içinde olmayan, vergi kaçırma gibi belli işlerde aracı olması ve özellikle belli konulara duyarlı gençleri burjuvaziye kazandırmak, çözümü tiranların yıkımında aramamalarını sağlamak, gençleri “zararsızlaştırmak” üzere TEMA Vakfı adındaki paravan oluşumu kurduran da Vehbi Koç‘tur. Bu cenah böyle “iyiliklerin”, hoşa giden maskelerin arkasına saklanmayı çok iyi becerir.

O sevimli “toprak dede” ve vakfı, orman arazilerinin yağmalanmasına, HES şirketlerinin dereleri yağmalamasına, büyük sermaye ile uzaktan yakından çıkar ilişkisi içindeki işlere, kapitalizmin çevreyi yok etmesine ses etmez. Çünkü mütevelli heyetinde HES’çi şirketlerin ve onların taşeronlarının, kredi kaynaklarının sahibi olan, doğanın kapitalist yıkımından sorumlu olan sermaye tiranları var. Geçmişte Gülen’le poz veren, bugün siyasetin görünüşte karşıt kamplarını temsil eden ve halkı bölen isimlerini ne hikmetse birleştiren şu sihirli mütevelli heyeti! Şimdi burjuva kamuoyu yangını görünce korkuyla bunların kucağına düşüveriyor. O kucağa düşenler “çevrecilik” adına düşmanı bilmez, görmez, altedemezler.
Ozan Çakır
***

Yayıncı Dipnot’u: Yangının başladığı ilk gün ormanlık alanların turizm şirketlerince yağmalanmasının önünü açtılar, evleri yananlar için TOKİ evlerinin ihalelerine başladılar.

image_pdf
Bunları da beğenebilirsin

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.