İzmir’de insan hakları savunucuları, “Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesine İlişkin Kanun Teklifi” diye sunulan, örgütlenme ve ifade özgürlüğünü gasp etmeye yönelik torba yasanın geri çekilmesini istedi.
İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi, “Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesine İlişkin Kanun Teklifi” diye sunulan torba yasaya karşı eylem yaptı.
Türkiye İnsan Hakları Vakfı’ndan (TİHV) Coşkun Üsterci’nin okuduğu açıklamada torba yasanın insan hakları sözleşmelerine aykırı olduğu belirtildi. Başta ifade ve örgütlenme özgürlüğü olmak üzere kazanılmış haklara yönelik saldırının yer aldığı yasa teklifine ilişkin şu bilgiler verildi:
“Teklifin genel gerekçesi, Mali Eylem Görev Gücü (FATF) tarafından 2019 yılında hazırlanan rapor ile Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi kararları göz önünde bulundurularak; terörizm finansmanı ve aklama suçları ile mücadelede uluslararası standardı yakalamak olarak belirtilmiştir. Ancak yasa teklifinde yer alan maddeler incelendiğinde, son iki maddenin yürürlük ve yürütme olduğu ve amaca yönelik yalnızca altı maddenin bulunduğu, geriye kalan 35 maddenin ise temel gerekçe ile doğrudan ilgisi olmadığı görülmektedir.
“Kısacası yasa teklifi, amacı ve ismi ile hiç ilgisi olmadığı halde, Yardım Toplama ve Dernekler Kanunlarında yapılan değişiklikler ile mevcut dernek ve vakıfların yardım toplama faaliyetleri ve örgütlenme özgürlüğü, dolayısıyla da ifade özgürlüğünü ciddi şekilde kısıtlanmakta ve İçişleri Bakanlığı’nın dernekler üzerindeki siyasi vesayetini sağlayacak yeni düzenlemeler içermektedir.”
“Tüm muhalif dernekler tehdit altında”
“Yasalaşması durumunda TMK uyarınca hakkında soruşturma açılan bir kişi nedeniyle bir derneğin yönetimine el konulması söz konusu olabilecektir” denilen açıklamada tüm muhalif derneklerin hedef alınabileceği şöyle ortaya koyuldu:
“Türkiye’de sadece örgüt üyeliği suçundan yılda 300.000’den fazla kişinin soruşturulduğu ve başta insan hakları alanında faaliyet gösteren derneklerin yöneticileri olmak üzere binlerce sivil toplum aktivisti, gazeteci, siyasetçi ve meslek örgütü mensubunun hakkında asılsız birtakım suçlamalarla TMK kapsamında soruşturma ve davalar açıldığı düşünülürse çıkarılmak istenen bu yasa neredeyse tüm muhalif dernekleri hedef alacağı çok açıktır.”
“Yurttaş hakları topyekûn ilga edilmiş olacak”
“Yasa teklifine göre gerek görüldüğü hallerde dernek veya vakıfların mal varlığının dondurulmasına Cumhurbaşkanı karar verebilecektir” denilen açıklamada, hukuksuzca dernek faaliyetlerinin engelleneceği, örgütlenme özgürlüğünün gasp edileceği belirtildi. Açıklama şöyle son buldu:
“Sonuç olarak, adeta oldubittiye getirilerek TBMM Genel Kuruluna getirilen bu teklifin aynen yasalaşması durumunda, başta insan hakları dernekleri olmak üzere, çeşitli hukuk dernekleri, sosyal haklar için mücadele yürüten dernekler, farklı inanç gruplarının dernek ve vakıflarının tümü tek bir imza ile kapatılma riskiyle karşı karşıya kalacak, bu konuda açılacak idari davalar yıllarca süreceği için pratikte ‘hızlı kapatma’ prosedürü yaratılmış olacaktır. Bu aslında sivil toplumun tümüyle kapatılması ve yurttaş haklarının topyekûn ilgası anlamına gelmektedir.”
“Teklif anayasaya aykırı, uluslararası sözleşmelere aykırı”
“Söz konusu tekliften dernekler, vakıflar ve yardım toplama ile ilgili maddeler derhal geri çekilmelidir” talebi dile getirilen açıklama, bu teklifin yasalaşmaması çağrısı yapıldıktan sonra şöyle son buldu:
“Kitle imha silahlarının yayılmasının finansmanının önlenmesine ilişkin kanun teklifi anayasaya, Türkiye’nin altına imza attığı uluslararası sözleşmelere, ifade ve örgütlenme özgürlüğüne aykırıdır.”