İşgal rejiminin parlamentosu Knesset faşist terörü tırmandıracak yasayı onayladı
Irkçı toplumun parlamentosu Knesset, aşırı sağcı Netanyahu hükümetinin Filistinlilere yönelik Siyonist terörü tırmandıracak ve Filistin’deki işgali daha da derinleştirecek yasa tasarısını onayladı.
İşgal Ordusu’nun 26 Ocak’ta Batı Şeria’daki Cenin Kampı’na düzenlediği baskında 10 Filistinli katledilmişti. Cenin katliamından sonra Siyonist rejimle güvenlik koordinasyonunun askıya alındığını açıklayan Mahmut Abbas yalan söylemiş. Pazar günü CIA şefi ile görüşen Abbas, İşgalci varlık ile güvenlik koordinasyonun kısmen kesildiğini ve yeniden kurulacağını garanti etmiş.
Cenin katliamından sonra 27 Ocak’ta işgal altındaki Kudüs’te bulunan ırkçı yerleşimcilere yönelik Hayri Alkam’ın kahramanca eyleminde 7 yerleşimci ölmüş onlarcasıda yaralanmıştı. Cenin’in intikamını alan Kudüs’deki kahramanca operasyonun ardından tüm Filistin kutlamalar yapmış ve işgalci varlığa meydan okumaya devam etimişti.
faşizmle yönetilen Türkiye’nin AKP’li dışişleri bakanlığı ve burjuva muhalefet partisi CHP Genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Hayri Alkam’ın Kudüs’deki kahramanca eylemini “terör” olarak nitelendiren ve “kınayan” ve aşırı sağcı Netanyahu hükümetine “başsağlığı” dileyen peş peşe açıklamaları oldu. Irkçı rejimin Cenin’de gerçekleştirdiği ve 10 Filistinlinin hayatını kaybettiği katliama ise gıkları çıkmadı.
SİYONİST TERÖRÜ TIRMANDIRACAK KARARLAR
İşgal rejiminin sözde yasama organı Knesset, aşırı sağcı Netanyahu hükümetinin, Ulusal Güvenlik bakanı Ben-Gvir’in yasa tasarısını ve başkaca tasarıları onayladı.
Irkçı toplumun yasama organı Knesset,’e sunulan yasa teklifinde, “Siyonist (Sivil) yerleşimcilerin silahlandırılması, işgalci güvenlik güçlerinin takviye edilmesi, işgale ve Siyonist varlığa direnen ve silahlı eylem gerçekleştiren direnişçilerin ve ailelerinin yaşadıkları yerden sürülmesi, vatandaşlıktan çıkarılması ve sınırdışı edilmesi, oturdukları evlerin yıkılması, mülklerine el konulması, direnişçilerin aile fertleri ile yakın arkadaşlarının cezaevine atılması, gibi “önlemler” ve işgal altındaki Batı Şeria’da bulunan ırkçı yerleşim birimlerinin “güçlendirilmesini” içeren yasayı onayladı.
FİLİSTİN
“İki devletli çözüm” gibi zırvaları savunan ve inanalara ise, şu hatırlatma yerinde olacaktır. “İsrail”, 1948’de kuruluşundan hemen sonra Birleşmiş Milletlerin kendisine Filistin topraklarının dokuzda yedisini verme kararı aldığı işagalci bir varlık.
“Nehirden denize kadar” olan tarihsel Filistin’in yüzölçümü 27.027 kilometre kare. Siyonistlerce 1948’de işgal edilen Filistin toprakları 20 bin 770 kilometrekare. Bu topraklara buğün “İsrail” deniyor. 1967 toprakları diye bilinen Batı Şeria, Doğu Kudüs ve Gazze Şeridi’nin toplam yüzölçümü 6 bin 257 kilometrekare. Bugün sadece buraya Filistin deniyor. Bu Filistin dahi “İsrail’in” işgali altında bulunuyor ve 5 bin 895 kilometrekare büyüklüğündeki Batı Şeria ile 378 kilometre karelik Gazze arasında bağlantı bulunmuyor.
“Birlikte ve barış içinde yaşanması” ve “İki devletli çözüm’ü savunanlar, “İsrail”, “iki devletli” çözümü kabul edecek olsa bile Filistinlilere kalacak olan toprak miktarı 6257 kilometrekare değil, 3128 kilometrekare olacak. Çünkü 2002 verilerine göre Batı Şeria’da inşa edilen ırkçı yerleşim merkezleri ve güvenlik kuşakları 3129 kilometrekareyi de işgal ediyor.
“iki devletli çözümü” Filistinlilere öneren, savunan ve inanlar eğer artniyetli ve cahil değiller ise, işgalci varlığı ve onu koruyan, kollayan emperyalizmi ve Filistin halkına her gün yaşattığı cehennemi savunuyorlar demektir.
Yararlanılan Kaynak: Direnişin Kayıp Anlatısı
