Boğaziçi Üniversitesi’nde “Afrin lokumu” dağıtan faşistlere “İşgalin, katliamın lokumu olmaz” diyerek müdahale ettiği için gözaltına alınan öğrenciler hakim karşısında
TSK’nin cihatçı çeteler eşliğinde Afrin’e düzenlediği saldırı sırasında Boğaziçi Üniversitesi’nde faşistler “Afrin lokumu” dağıtmaya çalışmış, Boğaziçili öğrenciler ise “İşgalin, katliamın lokumu olmaz” diyerek dağıtıma müsaade etmemişti. Bunun ardından bir kısım öğrenci yerleşke çıkışında, bir kısmıysa evlerine düzenlenen operasyonlarla gözaltına alınmıştı. Öğrencilerin bir kısmı çıktıkları ilk duruşmada beraat etmişti.
Öğrencilerin “terör örgütü propagandası yapmak” suçlamasıyla yargılandığı davanın ikinci duruşması bugün (3 Ekim) İstanbul 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülüyor. Duruşma öncesinde Çağlayan Adliyesi C Kapısı önünde basın açıklaması yapıldı.
Ekim Devrim Çapartaş, yaşanan olayda kimsenin fiziksel olarak zarar görmediğini, olayın yargıya taşınmasını doğru bulmadığını belirtti. Çapartaş “Lokum, kutlamaya işaret eder, yasa değil. Ölümün bir şenlik havasında kutlanmasını doğru bulmuyorum” dedi.
Boğaziçililerin beyanlarının ardından müdafileri beyanda bulunmaya başladı. Avukatlar, “siyasi içerikli barış sloganları”nın ifade özgürlüğü olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirterek müvekkillerinin terör propagandası yapmadığını belirtti. Öğrenciler hakkındaki yurt dışı çıkış yasağının kaldırılması ve beraatlerine kararı verilmesi gerektiğini belirttiler.
Avukatlardan Ekin Baltaş, “Dava usulen faciadır. Görüntüler incelenmemiş, sanıkların ifadeleri bile alınmamış, soruşturma evresi tamamlanmamış bir talimat yargılamasıdır” dedi. Baltaş “Kim tarafından çekildiği belli olmayan görüntüler delil olarak kullanılamaz. Hukuka aykırı delildir. Hukuksuz ev aramaları yapılmıştı. Evlerinde suç unsuru olan herhangi bir bulgu olmadığı halde bu kişiler gözaltına alınıyor. Çok anlamsız bir dosya” dedi.
Avukat Metin Sezgin ise “Polis fezlekeleri kopyala-yapıştır yapılarak iddianameye eklenmiştir. Güvenilirliğinin sorgulanabilir olduğunu düşünüyorum. İddianame özensiz ve aceleci bir şekilde yazılmıştır” derken Avukat Sema Özdemir ise “Torba bir iddianame hazırlanmıştır. Suçun maddi manevi unsurları yoktur, hukuksuzdur” dedi.